20. yüzyılın ikinci yarısında, eleketronik alanında yaşanan gelişmelerle periferik sinirler ve kasların fizyolojisinin klinik olarak değerlendirilmesi mümkün olmuştur.
Günümüzde elektrodiagnostik çalışmalar sinir-kas hastalıklarının teşhisinde vazgeçilmez incelemelerdir.
Elektromiyografi (EMG) sinir iletim çalışması ve kasların incelenmesini tanımladığı gibi, sadece kasların incelenmesine EMG, sinir iletim çalışmaları ve kasların incelenmesini ENMG gibi isimlendirmeler de kullanılır.
Sinir iletim çalışmalarında periferik sinirlerin motor ve duysal iletimlerinin hızı ve gücü ölçülür. Ayrıca reflex yanıtlar (en sık H VE F yanıtları) ile omurilik ön boynuzu ile kas arasındaki sinir arkı değerlendirmesi de yapılabilmektedir.
EMG ile omurilik ön boynuzundan kaslara uzanan sinirler, sinir kas kavşağı ve kasları etkileyen hastalıkları tespit ederiz.
EMG işleminde önce sinir iletim çalışması ve sonra iğne EMG çalışması yapılır. İğne EMG ağrılı olabileceği için hastayı rahatsız etmeyecek şekilde yeterli kas incelemesi yapılır. İğne EMG ile giriş aktivitesi, fibrilasyon, pozitif keskin dalga, fasikülasyon, miyotonik dejarjlar, miyokimik boşalımlar, normal motor ünit potasiyelleri (MÜP) patolojik MÜP değerlendirilir.
EMG En sık, tuzak nöropatiler (karpal tünel sendromu,kübital tünel sendromu, tarsal tünel sendromu vb.),periferik polinöropatiler (en sık diyabette, üremi, toksik, inflamatuar, genetik vb.) radikulopatiler (en sık boyun ve bel fıtığına bağlı) motor nöron hastalığı (ALS gibi) plexopatiler (boyun ve lumbosakral bölgede),miyastenia gravis gibi sinir-kas kavşağı hastalığında ve sadece kasları etkileyen genetik veya sonrada olan edinsel kas hastalıklarının teşhisinde kullanırız.